Karaciğerdeki Gizli ve Sinsi Düşman: NASH
Karaciğerdeki Gizli ve Sinsi Düşman: NASH! Günümüzde, sağlığımızı tehdit eden birçok hastalık bulunmaktadır ve bu hastalıkların bazıları sessiz sedasız ilerleyerek ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu hastalıklardan biri de NASH, yani Non-Alkoleik Steatohepatit’tir.
Karaciğerdeki Gizli ve Sinsi Düşman: NASH! Karaciğerdeki sinsi düşman olarak da adlandırılan NASH, karaciğerde yağ birikiminin yanı sıra iltihaplanma ve hasarla karakterize edilen bir durumdur.
NASH, genellikle obezite, tip 2 diyabet, yüksek kolesterol, yüksek tansiyon gibi metabolik sendromun bir parçası olarak ortaya çıkar. Ayrıca, aşırı alkol tüketimi dışında alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığının (NAFLD) ilerlemiş bir formudur. NAFLD, karaciğerde yağ birikimi olduğunda ortaya çıkar, ancak bu durum ciddi iltihaplanma ve fibrozis (karaciğerdeki bağ dokusunun artması) ile birleştiğinde NASH olarak adlandırılır.
Yılmaz Hepatit B ve C’yi Geçtiğini Belirtti
Son yıllarda karaciğer sağlığıyla ilgili ciddi bir sorun olan NASH (Non-Alkoleik Steatohepatit), dünya genelinde görülme sıklığı giderek artan ve özellikle ülkemizde alarm veren bir durum haline geldi. Prof. Dr. Yılmaz, NASH’ın ülkemizde görülme oranının neredeyse yüzde 50’ye kadar çıktığını, bu rakamın dünya genelindeki görülme oranının en az yüzde 25 olduğunu ifade etti. Ayrıca, NASH’ın siroz gelişimine en çok yol açan karaciğer hastalığı olan Hepatit B’nin, Amerika’da ise Hepatit C’nin önüne geçtiğini belirtti.
NASH genellikle belirtiler göstermez ve çoğu insan farkında olmadan ilerleyebilir. Ancak ilerledikçe karaciğerde ciddi hasarlara yol açabilir ve ileri aşamalarda siroz ve karaciğer kanseri gibi ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle, NASH’ın erken teşhis edilmesi ve tedavi edilmesi önemlidir.
NASH Nasıl Ortaya Çıkar
NASH’ın kesin nedeni tam olarak anlaşılamamış olsa da, genetik yatkınlık, obezite, insülin direnci, yağlı beslenme ve hareketsiz yaşam tarzı gibi faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Ayrıca, bağışıklık sistemi fonksiyonları, oksidatif stres ve mitokondriyal disfonksiyon gibi mekanizmalar da NASH’ın gelişiminde etkili olabilir.
NASH teşhisi genellikle bir dizi test ve değerlendirme ile konur. Bunlar arasında kan testleri, karaciğer biyopsisi, karaciğer ultrasonu, MR elastografi ve diğer görüntüleme yöntemleri yer alır. Tedavi, hastanın durumuna ve belirtilerine bağlı olarak değişir. Yağlı karaciğerin erken evrelerinde, yaşam tarzı değişiklikleri, kilo verme, egzersiz, sağlıklı beslenme ve alkol tüketiminin sınırlandırılması gibi önlemler genellikle önerilir. İlerlemiş durumlarda ise ilaç tedavisi veya karaciğer nakli gerekebilir.