Evet, doğru okudunuz. Diyet için asıl anlamından en çok uzaklaşan kavram diyoruz zira diyet deyince akla tek gelen şey “aç kalmak” oluyor artık. Diyetin zayıflama ile aynı anlama geldiğine inanılıyor ve yalan yanlış tavsiyelerle, vücuda geri dönüşü olmayan zararlar verebilecek tuhaf beslenme yöntemleri tercih ediliyor. Bir sonuç elde edilemeyince de, “benim kilolar genetik!” deyip işin içinden çıkılıyor. Oysa diyet, bir zayıflama yöntemi değil, sağlıklı ve dengeli beslenme anlamına geliyor. Diyet yapılırken de bu anlamın hiçbir zaman unutulmaması gerekiyor. Yani yaz mevsimi başlamadan bir ay önce “sıkı bir diyet yapıp” zayıflamayı unutun, gerçek hayatta işler öyle yürümüyor.
Diyet Yaparken Sağlığınızdan Olmayın
Kısa süre içinde çok kilo verdiren diyetler yok mu? Var elbette, dergiler ve internet onların tarifleri ile dolu. Ancak bunlar diyet değil, “işkence” olarak biliniyor. Zira bu tarz diyetlerin yaptığı şey (en popülerleri Atkins ve Duval diyeti bu arada) vücudunuzu belli bir gıda türünden mahrum bırakmak. Örneğin diyorlar ki “artık hiçbir hayvansal gıda tüketme!”. Et, balık, tereyağ, peynir, süt… Bunları yemezseniz kilo veriyorsunuz evet. Ancak burada asıl olan şey şu: Vücudunuz, ihtiyacı olan bu gıdaları elde edemeyince kendi kendini yemeye başlıyor. Bu esnada da, yağ hücrelerini yakıyor. Ne var bunda, yağlar gidiyor işte demeyin, aynı zamanda kan basıncınız düşüyor, vücudunuz zayıflıyor ve hatta sık sık bayılmaya başlıyorsunuz. Uzun vadede, ölümcül etkileri dahi olabiliyor. Bu nedenle diyeti, sağlıklı beslenme biçimi olarak görmek gerekiyor, “ölümüne zayıflama” değil.
